Nakkaş Boytu

  • 34925

genel bakış

  • Sektörler Üretim
  • Eklenen İlanlar 0
  • Kuruluş Yılı 1996

Şirket tanımı

GELENEKTEN GELECEĞE…

‘’Gelenekten köklenip
Geleceğe yeşermeli ’’ diyerek 1997 yılında başladık yolculuğumuza.

Bu; var olan’a dahil olmak düşüncesiydi.
Bu düşünce; sanatın sonsuzluğa uzanan yolunda ilk kıpırdanışlardı.

Bireysel gayret ve çabalarla başlayan yolculuğumuz; tasarım atölyesi olarak, çeşitli sektörlerden üreticilere arzu ve istekleri doğrultusunda hizmet veren, klasik usûl ve üsluplara dayalı ürün tasarımları yaparak başladı.

Ancak; sürekli ve bir o kadar da şiddetli bir sızı vardı.

Hem bireyi hem de içinde yaşadığımız toplumu; ‘geçmiş-an-gelecek’ bağlamında yepyeni bir tarz ile evrene resmetmeliydik.

Nakkaş olarak o ana dek bin biçimde var olmuşa karşı bin birinciyi üretebilmeliydik. Sızı değil bu, sancıydı!
Büyük doğumlar öncesi yaşanan büyük ve ağır bir sancı!..

Ve doğum; nihayet bir büyülü anda gerçekleşti:

Geleneksel kültürümüzün iki boyutlu düzlemdeki yazı ve çizi sanatlarını üç boyutlu yorumlayıp üreterek kültürümüze bir ilki kazandıracaktık.

Gelenek de böylece yeniden ve yeni olarak doğacaktı.

Ve Yunus’un o muhteşem dizelerine birkaç asır sonra da olsa konu olacaktı:

“Her dem yeni doğarız
Bizden kim usanası.’’

Tarih 2004…
Geleneğin; Simurg misali, kendi güllerinden yeniden ve yepyeni,
üç boyutlu olarak doğuşunun tarihi idi bu!

Yüzyıllarca çizgi olarak yaşayan nice ibare, ifade ve lafız şimdi Nakkaş Boytu yorumu ile vücut buluyor, her klasik çizgi elle tutulabilir değerlere dönüşüyordu.

O günden bu yana Nakkaş sessizce üretmeyi sürdürüyor ve ürettiklerini insanlığın arasına tevazuuyla bırakıyor.

Gelenek; asırlardır insanlığa ışık düşürmüşken,
Nakkaş Boytu da ‘’yeni bir boyutu geleneğe ekleme’’ düşünü kuruyor.

“Ol mâhiler ki derya içredir deryayı bilmezler.” der Hayâlî.
Derya gibi bir mirasın üzerinde yaşıyor olmanın getirdiği, zenginliklerimiz var bizim.

Geleneğimize aidiyet hissiyatımızın kuvveti ile bu zenginliğin temadisi için:

‘’Yarına bir söz söylemek ister isek,
Onu; dönüp biraz da dünden tahsil etmeli.’’

İşte bu düş ve düşüncelerle:

‘’Gelenekten alıp ilhamı
Çağın idrakine söyletmeli sanatı’’

diyerek başladık yolculuğumuza…